ALKOL VE KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR
Doç.Dr. Mehmet Vefik YAZICIOĞLU
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kartal Koşuyolu, Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Kardiyoloji Anabilim Dalı, Öğretim Üyesi
Alkol tüketimi, bireyin kardiyovasküler hastalık riskini artırır. Kalp ve kan damarları, kardiyovasküler sistemin parçasını oluştururlar. Kan, kalp tarafından pompalandıktan sonra atardamarlar, kılcal damarlar ve toplardamarlar yoluyla dolaşımını tamamlayarak kalbe geri döner. Sağlıklı bir kalp normal ritimdeyken dakikada 4-8 lt kan pompalar. Kan, alkol de dahil olmak üzere vücudun tüm bölgelerine besinleri ve diğer elementleri ulaştırır. Alkol hiçbir engel ile karşılaşmadan mide ve ince bağırsak yoluyla doğrudan kan dolaşımına geçer ve tüm dokulara hızla nüfuz eder. Kardiyovasküler sistem alkolden olumsuz etkilenir. Alkol alımı kalp hızı ve kan basıncında geçici bir artışa neden olabilir. Uzun vadede ise sürekli yükselen bir kalp atış hızına, yüksek tansiyona, kalp kasının zayıflamasına ve düzensiz kalp atışlarına yol açabilir. Bunların tümü alkole bağlı kalp krizi ve felç riskini artıran nedenlerdir.
Artan kalp atış hızı
Nabız, kalp atışlarının dakikadaki sayısıdır. Alkol, kalp atış sayısının artışına ve kalp atışları arasındaki sürenin değişmesine neden olabilir. Yapılan klinik araştırmalar sonucunda, düzenli alkol alanlarda, taşikardinin değişik çeşitlerinin arttığı net bir şekilde gösterilmiştir. Kalp atışı üreten elektriksel sinyallerde gelişen sorunlar nedeniyle kalp hızı artmaktadır. Düzenli taşikardi atakları nedeniyle gelişen komplikasyonların sıklığı ve ciddiyeti artış gösterebilir. Örneğin, kalp krizine veya felce yol açabilecek kan pıhtılaşmasının artışına neden olabilir.
Artmış kan basıncı
Kan basıncı, kanın kan damarı duvarlarına karşı koyduğu direncin bir ölçüsüdür. Yüksek kan basıncı, kanın atardamarlara normalden daha fazla güç ve dirençle pompalanması ile oluşur. Alkol tüketimi kan basıncında artışa neden olmaktadır. Düzenli alkol içilmesi, alkol kaynaklı hipertansiyonun nedenidir. Alkolün kan basıncını yükseltmesine neden olan çeşitli mekanizmalar vardır. Araştırmacılar alkol alımını terk etmenin hipertansiyonda gerilemeye yol açtığını, hatta bazı hastalarda tansiyon ilacına bile gerek kalmayabileceğini göstermiştir. Yüksek tansiyon arterlerin sertleşmesine ve kalınlaşmasına neden olur ve kalp krizi ve felç için önemli bir risk faktörüdür.
Kalp kasında zayıflama
Kalp, vücuda oksijen ve besin sağlamak için en önemli organdır ve kanın damarlarda dolaşması için oluşturduğu basınç ile kanın sadece bir yönde akmasını sağlar. Kalp kasılmalarının sıklığı ve kuvveti, vücudun ihtiyaçlarına bağlı olarak değişebilir. Kalbin anatomisi karmaşıktır, ancak kalbin kasılma kabiliyeti, kalp duvarındaki kas tabakası sayesindedir. Kalp kasına miyokardiyum, hasarlı ve kasılma kusuru olan kalp kası durumuna ise kardiyomiyopati denir. Ağır alkol tüketimi kardiyomiyopatiye neden olmaktadır. Alkole bağlı dilate kardiyomiyopati denilen hastalıkta kalbin dört odacığı da genişlemiştir. Bu klinik durum kalp kasının zayıf kasılması ve performans kaybı ile sonuçlanır ve bu da dolaşımın azalması ile yürüyememe, halsizlik, düz yatamama, ödem gibi kalp yetmezliği bulgularına yol açar. Kalp vücudun ihtiyaçlarını karşılayacak yeterli miktarda kanı pompalayamaz hale gelir.
Düzensiz kalp atışı
Kalp ritmindeki değişime aritmi denir. Aritmi, engellenmiş sinyaller, anormal yollar, irritabl kalp hücreleri, ilaçlar ve uyarıcılar nedeniyle oluşabilecek kalbin elektrik sisteminde meydana gelen değişiklikler nedeniyle oluşur. Yaygın aritmi bozuklukları arasında,
kalp atışının çok yavaş (bradikardi) veya çok hızlı (taşikardi) olması sayılabilir. Bazı aritmiler ise ani kalp durmasına veya felce neden olabilirler. Günümüzde ani gelişen kardiyak ritim bozukluklarından en önemlilerinden biri olarak kabul edilen ve dünyada giderek artış gösteren “atriyal fibrilasyonun” alkol ile uyarıldığı ve bunun ortaya çıkmasını kolaylaştırdığı yapılan klinik çalışmalarda gösterilmiştir. “Tatil kalbi' olarak da adlandırılan bu rahatsızlıkların özellikle hafta sonları veya daha fazla alkolün tüketildiği Noel ve yeni yıl kutlamalarından sonra daha sık olduğu tespit edilmiştir.
Atriyal fibrilasyon
Atrial fibrilasyon, bir aritmi türüdür ve kalbin üst odalarının (atriyumlar) normal şekilde atmak yerine titremelerine neden olur. Alkol, birden fazla mekanizma ile atriyal fibrilasyona sebep olur ve hem akut (içtikten sonra) hem de düzenli alınan alkolün kalp kası üzerindeki kümülatif etkilerinden dolayı ortaya çıkabilir. Bu, kanın gerektiği kadar dolaşımda verimli olmadığı anlamına gelir. Sol atriyumda yoğunlaşan kan, pıhtı oluşumuna ve bu pıhtının buradan emboli yoluyla beyin damarlarına kaçması sonucu beyin damarının tıkanmasına ve felç oluşmasına neden olur.
Kalp krizi
Kalp kasınızın oksijene ihtiyacı vardır, ancak böylece pompalamaya devam edebilir. Kalp krizi, kalp kasına oksijen sağlayan bir arterin tıkanması ile kalp kasının oksijen almasının azaldığı veya tamamen kesildiği durumdur. Kalbe giden kan akımı, koroner arterlerin daralmasına neden olan plak, yağ ve kolesterolün kademeli olarak birikmesi nedeniyle engellenir. Alkol tüketimi kandaki yağ seviyesini artırır. Trigliseritleri yüksek olan insanlarda genellikle yüksek seviyede kötü kolesterol ve düşük seviyede iyi kolesterol bulunur. Yüksek seviyedeki kötü kolesterol, arterlerin tıkanmasına ve kalp krizine yol açar.
İskemik inme
Bu, beyin dokusuna kan sağlayan bir arterin tıkandığı durumdur. Bu tıkanıklık, atardamarda oluşan bir pıhtıdan veya atardamarda biriken ve onu bloke eden yabancı bir cisimden (yağ küresi gibi) oluşabilir. Alkol, iskemik inme riskini arttırır çünkü şunları yapabilir: Düzensiz kalp atışı ve zayıflamış kalp kası nedeniyle beyindeki bir damarı tıkayan pıhtıya neden olur. Plak gibi yabancı bir cismin parçalanmasına, dolaşıma girmesine ve beyindeki bir kan damarı içine girmesine yol açan yüksek tansiyona neden olur.
Hemorajik inme
Bu, beyin dokusunu besleyen damarın yırtılması ve kanamaya yol açması sonucudur. Alkol hemorajik inme riskini artırır, çünkü yüksek tansiyona neden olabilir. Yüksek tansiyon, beyin dahil olmak üzere, tüm arter duvarlarında zayıf noktalar oluşturarak, yüksek basınç kuvveti nedeniyle kanama olasılığını artırabilir.
Kırmızı şarabın kalbe faydalı olmadığını biliyor muydunuz?
Nisan 2019’da Lancet dergisinde yayınlanan yeni ve geniş bir klinik çalışmada, Oxford Üniversitesi'nden ve Pekin Üniversitesi'nden bazı araştırıcılar şaşırtıcı şu sonuçlara ulaştılar. Her gün bir ila iki hafif alkollü içki (bira veya şarap) içmek, felç riskini% 10-15 artırmaktadır. Alkol oranı yüksek içkileri (viski, rakı, votka vb) içmenin ise felç riskini % 35 oranında artırdığını gösterdiler. Avustralya Kalp Vakfı, kalp damar hastalıklarını önlemek veya tedavi etmek için kırmızı şarabın ve diğer alkollü içeceklerin tüketimini azaltmaya yönelik tavsiyede bulunmuştur. Dünya Sağlık Örgütü de bu öneriyi desteklemektedir. Sağlıklı diyet ve fiziksel olarak aktif olmanın, kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklanan ölümün azaltılmasında düşük dozda alkol almaya göre çok daha etkili olduğu vurgulanmaktadır.